Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırma Derneği (SEFiA) ve Avrupa İklim Eylem Ağı’nın (CAN Avrupa) son raporuna göre, Türkiye’nin kömür sektörü ekonomide çok az rol oynuyor. Ülkenin GSYİH’sında kömür ve linyitin payı 2000’li yılların başındaki %0,14’ten 2018’de sadece %0,08’e düştü. Bu alandaki istihdam da küçüktür ve bin iş başına 2’den azdır.

Çalışma, Türkiye’nin 2053 yılına kadar karbon nötr olma hedefi bağlamında bir eylem planı geliştirme ihtiyacının altını çiziyor. Uluslararası Enerji Ajansı’na göre, sera gazı emisyonlarının dörtte üçünden sorumlu olan enerji sektörü, fosil yakıtların aşamalı olarak durdurulması çağrısında bulunuyor.

 

SEFiA ve CAN Avrupa raporuna göre kömürün Türkiye'nin GSYİH'sına %1'den, istihdama ise %2'den az katkısı var

 

Raporda kömür sektörüne sağlanan faydaların sona erdirilmesi ve yeni endüstrilerin gelişimini teşvik etmek için fonların yeniden dağıtılması öneriliyor. Temiz enerji kaynaklarına yatırımın teşvik edilmesi ve adil geçişin sağlanması önemli adımlar olarak değerlendiriliyor.

Ekonomik büyümeye ve istihdama katkıları nedeniyle kömürle çalışan elektrik santrallerinin elde tutulması yönündeki baskılara rağmen rapor, sanayi işçilerinin geçim kaynaklarının iyileştirilmesi için kömürden adil bir geçiş yapılmasının gerekliliğine vurgu yapıyor. 2020 yılında Türkiye’de işçi başına düşen kaza sayısında kömür sektörünün başı çektiğini de belirtmek gerekiyor.

Rapor böylece kömürün Türk ekonomisi açısından gerçek önemine ilişkin soruları gündeme getiriyor ve daha sürdürülebilir bir geleceğe başarılı bir geçiş için somut adımlar öneriyor.