Son rapora göre Batı ve Orta Anadolu’da yeni rüzgar ve güneş enerjisi santralleri aktif olarak geliştirilecek. Türkiye’nin rüzgar enerjisi kurulu kapasitesinin 2030 yılında 32 gigawatt’ın üzerine, 2050 yılında ise 62 gigawatt’a ulaşması öngörülüyor. Bu, 2030 yılına kadar kapasitede %122’lik bir artışı ve 2050 yılına kadar ise %330’luk etkileyici bir artışı temsil ediyor.

2030 yılına kadar 36 gigawatt kurulu kapasiteye ve 2050 yılına kadar etkileyici bir büyüme ile 193 gigawatt’a çıkması beklenen güneş enerjisi de odak noktasıdır. Yeni rüzgâr santrallerinin çoğunun Batı Anadolu ve Batı Akdeniz bölgelerinde, güneş enerjisi santrallerinin ise İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da yer alması planlanıyor.

Türkiye aynı zamanda 2030 yılına kadar 5,7 gigawatt kapasiteye sahip olması ve 2050 yılına kadar muhtemelen 40 gigawatt kapasiteye çıkması beklenen enerji depolama gelişimine de odaklanıyor. Batarya santrallerinin kurulumunun İç Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşmesi bekleniyor.

Ulaştırma sektöründe elektrikli araçların payının 2030 yılında toplam binek otomobil pazarının yüzde 20’sini oluşturacağı, 2050 yılında ise yüzde 66’ya yükseleceği öngörülüyor. Türkiye’deki toplam elektrikli binek araç sayısının 2050 yılına kadar 19,4 milyona ulaşması bekleniyor.

Enerji ve ulaştırma sektörlerindeki bu dönüşüm hızıyla Türkiye, 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı hedefliyor.

Türkiye temiz enerji için çabalıyor: Rüzgar ve güneş santralleri odakta